Allahınsevgili kuluyum herhalde, böyle melek gibi bir insanla evlenmişim. Akşamları eve geldiğimde huzursuzluk yaratır, eşimle kavga ederdim, madde bağımlılığının getirdiği bir ruh haliydi. Eşim her zaman eroini bırakabileceğimi, güçlü bir insan olduğumu söylerdi ama ben defalarca bırakmama rağmen yeniden eroine nimetlerinisaymaya kalksanız sayamazsınız” (Nahl,18)   Bizlere sunulan nimetlerin en başında ise sağlığımız gelmektedir. Rahat, huzurlu ve mutlu bir hayat geçirmenin en Allahın nimetlerini saymaya kalksanız sayamazsınız medya baŞkan mahÇİÇek İle 30 aĞustos’ta Özel Çocuklardan Özel kutlama HuzuraVarış - 6 - (Namaz Dosyası) Anket Sohbetimizin başında bahsettiğimiz, Bizim âlemimizde, namazın yeri neydi? başlığı altında yaptığım cash. وَإِنْ تَعُدُّوا نِعْمَةَ اللَّهِ لَا تُحْصُوهَا ۗ إِنَّ اللَّهَ لَغَفُورٌ رَحِيمٌ Ve in teuddu nı’metellahi la tuhsuha innellahe le ğafurur rahıym Kelime Okunuşu Anlamı Kökü تَعُدُّوا teǔddū saysanız نِعْمَةَ niǎ’mete ni’metini تُحْصُوهَا tuHSūhā sayamazsınız لَغَفُورٌ leğafūrun çok bağışlayandır رَحِيمٌ raHīmun çok esirgeyendir Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı Ve Allah nîmetlerini saymaya kalkışsanız imkân yok, sayamazsınız; şüphe yok ki Allah, suçları örter, rahîmdir. Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan Ve Allah’ın nimetlerini saymaya kalkışsanız, imkan yok sayamazsınız. Şüphe yok ki, Allah suçları örten ve acıyandır. Adem Uğur Adem Uğur Allah’ın nimetini saymaya kalksanız, onu sayamazsınız. Hakikaten Allah çok bağışlayan, pek esirgeyendir. Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi Eğer Allâh nimetlerini saymaya kalksanız, onların ne olduğunu bilerek saymayı başaramazsınız! Muhakkak ki Allâh Ğafûr’dur, Rahıym’dir. Ahmet Varol Ahmet Varol Allah’ın nimetini saymaya kalksanız sayamazsınız. Şüphesiz Allah bağışlayıcı, rahmet edicidir. Ali Bulaç Ali Bulaç Eğer Allah’ın nimetini saymaya kalkışacak olursanız, onu bir genelleme yaparak bile sayamazsınız. Gerçekten Allah, bağışlayandır, esirgeyendir. Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz Halbuki Allah’ın nimetini teker teker saymaya kalkışsanız, icmalen bile sayamazsınız. Muhakkak ki Allah Gafûr’dur, Rahîm’dir. Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı Allah`ın nimetini saymaya kalksanız bile onu sayamazsınız. Allah affedicidir; merhamet sahibidir. Bekir Sadak Bekir Sadak Allah’in verdigi nimetleri sayacak olsaniz bitiremezsiniz; dogrusu Allah bagislar, merhamet eder. Celal Yıldırım Celal Yıldırım Allah’ın nimetlerini saymaya kalkışırsanız, sayamazsınız. Şüphesiz ki Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir. Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu Allah`ın nimetlerini saymaya kalksanız, asla böyle bir işin altından kalkamazsınız! Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. Diyanet İşleri Diyanet İşleri Hâlbuki Allah’ın nimetini saymaya kalksanız onu sayamazsınız. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı Allah’ın nimetini saymaya kalksanız, onu sayamazsınız. Hakikaten Allah çok bağışlayan, pek esirgeyendir. Edip Yüksel Edip Yüksel ALLAH’ın nimetini saysanız bitiremezsiniz. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir. Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır Halbuki Allah’ın nimetlerini teker teker saymaya kalkışsanız, onları sayamazsınız. Muhakkak ki Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhametlidir. Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran Eğer Allah’ın nimetlerini sayacak olursanız bitiremezsiniz. Hiç kuşkusuz Allah bağışlayıcıdır, merhametlidir. Gültekin Onan Gültekin Onan Eğer Tanrı’nın nimetini saymaya kalkışacak olursanız, onu bir genelleme yaparak bile sayamazsınız. Gerçekten Tanrı, bağışlayandır, esirgeyendir. Harun Yıldırım Harun Yıldırım Allah’ın nimetini saymaya kalksanız, onu sayamazsınız. Hakikaten Allah çok bağışlayan, pek esirgeyendir. Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay Allahın ni’metini birer birer saysanız bu, ne mümkin? Onu icmal suretiyle bile sayamazsınız. Şeksiz şübhesiz Allah çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir. Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat Eğer Allah`ın ni`metini sayacak olsanız, onu sayamazsınız. Şübhesiz ki Allah, elbette Gafûr çok bağışlayandır, Rahîm çok merhamet edendir. İbn-i Kesir İbn-i Kesir Allah’ın nimetini sayacak olursanız; bitiremezsiniz. Muhakkak ki Allah; Gafur’dur, Rahim’dir. İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz Eğer Allah’ın sizin için yarattığı nimetlerini, saymaya kalksanız, kesinlikle sayamazsınız. Şüphesiz ki Allah bağışlayan ve merhamet edendir. İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr Ve şâyet, Allah’ın ni’metlerini adet adet tane tane sayarsanız, O’nu sayamazsınız. Muhakkak ki O, Gafûr’dur mağfiret edendir, Rahîm’dir rahmet nurunu gönderendir. Kadri Çelik Kadri Çelik Allah’ın nimetini saymaya kalksanız, onu sayamazsınız. Hakikaten Allah çok bağışlayandır, pek esirgeyendir. Muhammed Esed Muhammed Esed Allah’ın nimetlerini saymaya kalksanız, asla böyle bir işin altından kalkamazsınız! Gerçek şu ki, çok acıyan çok esirgeyen gerçek bağışlayıcı elbette Allah’tır; Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu Ve eğer Allah`ın nimetlerini saymaya kalksanız asla baş edemezsiniz. İyi bilin ki, tarifsiz bir bağışlayıcı, eşsiz bir rahmet kaynağı elbet yalnızca Allah`tır. Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen Ve eğer Allah’ın nîmetini sayacak olsanız, onu tamamen sayamazsınız. Şüphe yok ki, Allah Teâlâ çok yarlığayıcıdır, çok merhametlidir. Ömer Öngüt Ömer Öngüt Allah’ın nimetini birer birer saymaya kalkışsanız, icmâlen bile sayamazsınız. Şüphesiz ki Allah çok bağışlayıcı ve merhamet edicidir. Sadık Türkmen Sadık Türkmen Eğer Allah’ın nimetlerini saymaya kalksanız onu sayamazsınız! Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok esirgeyendir. Seyyid Kutub Seyyid Kutub Eğer Allah’ın nimetlerini sayacak olursanız bitiremezsiniz. Hiç kuşkusuz Allah bağışlayıcıdır, merhametlidir. Suat Yıldırım Suat Yıldırım Halbuki Allah’ın nimetlerini birer birer saymaya kalksanız, mümkün değil, sayamazsınız. Gerçekten Rabbin gafurdur, rahîmdir çok affedicidir, merhamet ve ihsanı boldur. Süleyman Ateş Süleyman Ateş Eğer Allâh’ın ni’metini saysanız, sayamazsınız. Doğrusu Allâh çok bağışlayan, çok esirgeyendir. Şaban Piriş Şaban Piriş Allah’ın nimetlerini saymaya kalkışsanız, onları sayamazsınız. Allah, gerçekten bağışlayıcı ve çok merhametlidir. Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an Eğer Allah’ın nimetini saymaya kalkışacak olursanız, onu bir genelleme yaparak bile sayamazsınız. Gerçekten Allah, bağışlayandır, esirgeyendir. Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk Allah’ın nimetlerini saymaya kalkarsanız, onların sonunu getiremezsiniz. Allah, gerçekten Gafûr ve Rahîm’dir. Yusuf Ali İngilizce Yusuf Ali İngilizce If ye would count up the favours of Allah, never would ye be able to number them for Allah is Oft-Forgiving, Most Merciful. Çer 52 x 45 cm. Yazı 30 x 30 cm. Ebru, Halker Süsleme Kur'an - Allahın Hadisi 16. NAHL Suresi , Mekke'de Nazil Olan Bu Sure 128 Ayetten Oluşmaktadır. 1 Allah’ın emri gelmiştir, artık onun acele gelmesini istemenize gerek yok.1 Allah onların koştukları bütün şirklerden münezzehtir ve çok yücedir.2 99/24 - 11/101 - 16/33 - 40/78 - 26/78 - 6/100 - 9/31 - 16/3 - 30/40 - 59/23 2 O, “Benden başka ilah yok, yalnızca ben varım. Öyleyse sadece benden sakının!” emriyle insanları uyarmaları için kullarından dilediğine, katından melekleri vahiyle indirendir. 2/97 - 26/192»26/194 - 40/15 - 42/51 3 Zira O, gökleri ve yeri gerçek bir amaç için yaratmıştır. Allah, onların koştukları bütün şirk unsurlarından çok yücedir. 11/7 - 21/16 - 38/27 - 45/22 - 46/3 - 67/2 4 O, insanı bir damla sudan/spermden yarattı.1 Buna rağmen insan, Allah’a apaçık bir düşman oluverdi.2 121/30 - 24/45 - 22/5 - 77/20»77/23 - 80/17»80/23 - 236/77»36/79 5 Evcil hayvanları da o yarattı. Onlardan giysiler yapar, daha birçok yararları yanında bir de yiyecek elde edersiniz. 6/142»6/144 - 16/66 - 26/133 - 36/71 - 39/6 6 Ve onlarda, sabah yaylıma salarken akşam da otlaktan gelirken, sizin için apayrı bir güzellik vardır. 3/14 7 Ancak zor bela ulaşabileceğiniz uzak yerlere yüklerinizi onlar taşır. Hiç şüphe yok ki Rabbiniz çok şefkatli ve çok merhametlidir. 43/12»43/13 8 O; atları, katırları ve merkepleri hem binmeniz hem de hayatınıza renk katması için yarattı. Ve O, daha sizin bilmediğiniz neler yaratacaktır. 36/41»36/42 - 43/12»43/13 9 Doğru yolu göstermek Allah’a aittir isteyen kimse Allah’ın gösterdiği yola girer 1 ama saptırıcı başka yollar da vardır. Eğer Allah isteseydi, hepinizi doğru yola iletirdi.2 12/120 - 3/72»3/73 - 10/35 - 28/50 - 92/12 - 26/148 - 10/99 - 28/56 10 O’dur, gökten size su indiren. Onunla hem içme suyu temin eder hem de onunla, hayvanlarınızı otlattığınız bitkileri ve ağaçları yetiştirirsiniz. 2/21»2/22 - 13/4 - 14/32 - 15/22 - 16/65 - 20/53 - 25/48»25/49 11 Allah, o su ile sizin için ekinler, zeytin ve hurma ağaçları, üzüm ve türlü türlü meyveler yetiştirir. İşte bunda düşünen bir toplum için deliller vardır. 7/57 - 27/60 - 35/9 - 50/9»50/11 12 O, geceyi ve gündüzü, sizin istifadenize sunmuştur. Güneş, ay ve yıldızlarda onun emriyle sizin istifadenize sunulmuştur. İşte bunda da aklını kullanan bir toplum için nice deliller vardır. 10/67 - 14/33 - 17/12 - 28/71»28/73 - 30/23 - 40/61 13 O, yeryüzünde sizin için rengârenk nimetler var etmiştir. İşte bunda düşünüp ibret alan bir toplum için bir delil vardır. 13/3»13/4 - 31/10»31/11 - 39/21 14 Ve yine O, yemeniz için taze et ve takınıp kuşanacağınız mücevheratı ondan çıkarasınız diye denizi sizin istifadenize sunmuştur. Allah’ın lütfundan payınıza düşeni arayasınız diye, denizlerde gemilerin akıp gittiğini görürsün. Umulur ki bütün bu nimetlerin hakkını verirsiniz. 5/96 - 35/12 - 55/19»55/22 15 Ve yine O, sarsılmayasınız diye yeryüzüne ağırlık koymuş ve yolunuzu bulasınız diye de nehirler ve yollar yerleştirmiştir. 21/31 - 31/10 - 78/7 16 Ve daha nice alametler... Nitekim insanlar yıldızlarla yollarını bulurlar. 6/97 - 7/54 - 25/61 - 27/63 17 Siz hiç düşünmez misiniz, bütün bunları yaratanla hiçbir şey yaratamayan bir olur mu? 7/191 - 16/20 - 22/73 - 25/3 - 31/11 - 35/40 - 46/4 18 Allah’ın nimetlerini saymaya kalksanız, onları asla sayamazsınız.1 Şüphesiz ki Allah, yine de eşsiz bir bağışlayıcı ve sonsuz rahmet kaynağıdır.2 16/46 - 23/18»23/22 - 14/32»14/34 - 215/49 - 25/70»25/71 - 39/53 19 Ve Allah, gizlediklerinizi de açığa vurduklarınızı da bilir. 2/77 - 3/167 - 5/61 - 9/78 - 13/9»13/10 - 14/38 - 16/23 20 Oysa onların, Allah ile aralarına koyup dua ile yalvardıkları herhangi bir şeyi yaratmak şöyle dursun, onlar kendileri yaratılmışlardır. 2/164»2/165 - 10/34 - 35/3 - 35/40 - 46/4»46/6 21 Onlar; ölüdürler, canlı değil. Üstelik ne zaman diriltileceklerini de bilemezler. 10/28»10/29 - 16/86 - 40/73»40/74 - 46/5»46/6 22 Sizin ilahınız tek bir ilahtır. Fakat ahirete inanmayanların kalpleri, büyüklük taslamalarından dolayı bu gerçeği inkâr etmektedir. 2/163 - 2/255 - 16/51 - 3/18 - 11/14 23 Hiç şüphe yok ki Allah, onların kalplerinde gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilmektedir.1 Zira O, büyüklük taslayanları hiç sevmez.2 12/77 - 3/167 - 5/61 - 9/78 - 13/9»13/10 - 14/38 - 16/19 - 24/36 24 Ve onlara, “Rabbiniz ne indirdi?” diye sorulduğunda “Eskilerin masallarını” derler. 6/25 - 8/31 - 23/82»23/83 - 25/4»25/5 25 Böylece onlar, kıyamet günü kendi günahlarını tastamam yüklendikleri gibi, bilgisizlikleri sebebiyle saptırdıklarının günahlarını da kısmen yüklenmiş olurlar. Ne berbat bir yüktür o yüklendikleri. 4/85 - 29/11»29/13 26 Onlardan öncekiler de tuzaklar kurmuşlardı. Fakat Allah, onların kurdukları o bina gibi sapasağlam tuzakları; ta temelinden çökertmiş ve çatısını da başlarına geçirmişti ve nereden geldiğini anlayamadan azap onları yakalayıvermişti. 10/13 - 14/13»14/14 - 22/45 - 30/9 - 30/42 - 41/15»41/16 27 Sonra da kıyamet günü Allah onları aşağılayarak şöyle der “Hani nerede, uğrunda mücadele ettiğiniz, şirk koştuğunuz ortaklarım?” Hakikat bilgisine ulaşanlar “Bugün, rezillik ve azap gerçeği örtbas eden bu kâfirler için kaçınılmazdır!” derler. 6/22»6/23 - 7/37 - 26/92»26/93 - 28/62»28/64 - 40/73 28 Onlar şirke gömülmüş bir halde melekler canlarını alırken, teslim olmuş bir vaziyette şöyle derler “Biz herhangi bir kötülük yapmamıştık!” Melekler “Neler yaptığınızı Allah çok iyi biliyor!” 4/97 - 7/37 - 8/50»8/51 - 23/99»23/108 - 47/27 29 Haydi içinde kalacağınız cehennem kapılarından girin bakalım. Büyüklük taslayanların barınağı ne kötüdür! 7/40 - 14/17 - 35/37 - 40/47»40/50 - 43/74»43/78 30 Allah’a karşı gelmekten sakınanlara; “Rabbiniz size ne indirdi?” denildiğinde, “İyilik ve güzellik!” diye karşılık verirler. İyi ve güzel davrananlara bu dünya da güzellik vardır, hele ahiret yurdu daha da hayırlıdır. Sakınıp korunanların yurdu ne güzeldir. 2/201 - 13/29 - 16/97 - 40/51 - 41/30»41/33 31 O yurtlar, tabanından ırmakların çağladığı Adn cennetleridir ki, onlar oraya girecekler ve orada diledikleri her şey onların olacak. Sakınıp korunanları Allah böyle ödüllendirir. 3/15 - 3/133 - 4/57 - 9/20»9/22 - 18/31 - 47/15 32 Melekler onların canlarını güzel bir şekilde incitmeden alacaklar ve onlara “Selamün Aleyküm, ne mutlu size yaptıklarınızın karşılığı olarak girin cennete!” diyecekler. 41/30»41/33 - 79/40»79/41 33 Şimdi onlar meleklerin gelmesini veya Rabbinin azap emrinin gelmesini mi bekliyorlar? İşte onlardan öncekiler de aynen böyle davranmışlardı. Oysa Allah, onlara haksızlık yapmıyordu ama onlar kendilerine zulmedip yazık ediyorlardı. 9/24 - 11/101 - 16/1 - 40/78 - 6/78 - 6/100 - 9/31 - 16/3 - 30/40 - 59/23 34 Nihayet yaptıkları kötülüklerin, kötü sonucu başlarına geldi ve hafife alıp alay edip durdukları o şey kendilerini çepeçevre kuşatıverdi. 7/70 - 10/50»10/51 - 11/32 - 21/38 - 36/48 - 46/22 35 Allah’a ait nitelikleri başkalarına yakıştırarak şirk koşanlar “Allah dilemiş olsaydı ne biz ne de atalarımız, Allah’tan başka hiçbir şeye kulluk etmez, onun dışında birisinin sözüyle hiçbir şeyi haram kılmazdık.” derler. Onlardan öncekiler de aynen böyle söylediler. Oysa elçilerin vahyi apaçık bir şekilde tebliğ etmekten başka ne görevi var? 6/148»6/150 - 7/28»7/29 36 Andolsun ki biz, “Sadece Allah’a kulluk edin ve O’nun yolundan saptıran şer güçlerden uzak durun!” emrini bildirmesi için her topluma bir elçi gönderdik. Onlardan kimi Allah’ın gösterdiği yola uydu, kimi de sapıklık damgasını hak etti. Yeryüzünü dolaşın da, hakikat karşında yalana sarılanların sonu nasılmış bir görün. 7/59 - 7/65 - 7/73 - [ayet]7/-85[/ayet] - 21/25 - 35/24 - 39/71 - 67/6»67/11 37 Sen, onların doğru yola girmelerini ne kadar çok istersen iste şu bir gerçek ki; Allah sapıklığı tercih edeni doğru yola yöneltmez ve bunların yardımcısı da olmayacaktır. 4/88 - 7/186 - 13/33 - 30/29 - 39/23 38 Bir de onlar “Allah, ölen bir kimseyi asla diriltemeyecek” diye Allah’ın adına var güçleriyle yemin ediyorlar. Hayır, bu Allah’ın gerçekleştirmeyi kendine borç bildiği bir vaadidir. Fakat insanların çoğu bu gerçeği bilmiyorlar. 2/28 - 2/259 - 6/29»6/30 - 17/49»17/51 - 30/19 - 30/50 39 Evet bu diriltme, hakkında ihtilaf ettikleri konuları beyan etmek ve kâfirlerin de birer yalancı olduklarını açığa çıkarmak içindir. 2/213 - 3/55 - 10/93 - 16/92 - 16/124 - 39/3 40 Zira biz, bir şeyin olmasını istediğimiz zaman ona “Ol” deriz ve hemen oluş sürecine girer. 2/117 - 3/47 - 19/35 - 36/82 - 40/68 41 Beri taraftan, zulme ve işkenceye uğradıktan sonra Allah yolunda yurtlarını terk edip göç edenlere gelince; onları dünya hayatında güzel bir yurt ve imkâna kavuşturacağız. Ahiret ödülü ise, o çok daha büyük olacaktır. İnanmayanlar keşke bunu anlayabilseler. 2/218 - 3/195 - 4/97 - 4/100 - 9/20 - 16/110 42 Bunlar, davalarında direnip sabredenler ve sadece Rabblerine dayanıp güvenenlerdir. 3/122 - 3/159»3/160 - 4/81 - 5/11 - 11/88 - 39/38 43 Senden önce kendilerine vahyederek elçi olarak gönderdiklerimiz de senin gibi adamlardan başkası değildi. Eğer bilmiyorsanız önceki vahiylerin mensuplarına sorun. 12/109 - 21/7 - 39/71 44 Onları hakikatin apaçık belgeleri ve kitaplarla gönderdik. İnsanlara, kendilerine indirileni beyan edesin diye sana da bu Kuran’ı indirdik. Bunu belki derinlemesine düşünürler. 5/67 - 9/70 - 11/57 - 13/40 - 29/18 - 35/25 45 Şimdi sana çirkin tuzaklar planlayanların, Allah’ın kendilerini yerin dibine geçirmeyeceğinden yahut hiç ummadıkları bir yerden azabın tepelerine binmeyeceğinden yana bir garantileri mi var? 7/85»7/91 - 8/30 - 14/46 - 27/45»27/52 46 Yahut gündelik işlerin peşinde dolaşırlarken asla kaçamayacakları bir azabın kendilerini yakalayıvermeyeceğinden yana bir garantileri mi var? 7/4 - 7/97»7/98 - 15/61»15/84 - 29/40 - 46/21»46/25 47 Veyahut içlerine salınan bir korkuyla, yok oluşa sürüklenmeyeceklerinden yana bir garantileri mi var? Şüphe yok ki Rabbiniz, yine de çok şefkatli ve çok merhametlidir. 3/11 - 6/44 - 12/107 - 69/10 48 Şimdi onlar, Allah’ın yarattığı şeylerin gölgelerinin bir yasayla sağa ve sola dönerek, derin bir tevazu ile Allah’a secde ederek boyun eğdiklerini görmüyorlar mı? 7/54 - 13/13»13/15 - 16/49 - 17/44 - 22/18 - 24/41 - 55/6 49 Zira göklerde ve yerde bulunan tüm canlılar ve melekler hiç büyüklenmeden Allah’a secde ederler/yasaya boyun eğerler. 7/54 - 13/13»13/15 - 16/48 - 17/44 - 22/18 - 24/41 - 55/6 50 Çünkü onlar üstlerinde egemen olan Rabblerinden korkarlar ve verilen emirleri aynen uygularlar. 21/19»21/29 51 Allah buyurdu ki “İki ilah edinmeyin. Çünkü O, ancak tek bir ilahtır. Öyleyse sadece benden korkun!” 2/133 - 2/163 - 2/255 - 3/2 - 3/18 - 11/61 52 Zira göklerde ve yerde bulunan her şey Allah’ındır. Din ve kural koymak da sadece O’nun hakkıdır. Şimdi siz Allah’tan başkasından mı çekiniyorsunuz? 7/54 - 10/59»10/60 - 11/18»11/19 - 18/26 - 42/21»42/22 53 İyi bilin ki, sahip olduğunuz nimetlerin hepsi Allah’tandır. Sonra size bir sıkıntı dokunduğu zaman da sadece O’na yalvarırsınız. 6/17 - 6/63»6/64 - 10/21»10/23 - 17/67 - 29/65»29/66 - 31/32 54 Ardından başınıza gelen sıkıntıdan sizi kurtarınca, içinizden bir grup Rabblerine şirk koşmaya başlarlar. 6/40»6/41 - 7/189»7/190 - 41/49»41/51 55 Böylece verdiklerimize nankörlük etmiş olurlar. Bir süre daha nimetlerin keyfini sürün bakalım, nasıl olsa bir gün gerçeği öğreneceksiniz! 2/267 - 16/5»16/17 - 11/9»11/10 - 18/32»18/43 - 28/76»28/78 56 Üstelik onlara verdiğimiz rızıktan, ne işe yaradıklarını bilmedikleri varlıklara pay ayırıyorlar. Allah’a andolsun ki sizden, uydurmakta olduklarınızın hesabı mutlaka sorulacaktır. 6/136»6/140 - 10/59 - 11/18»11/19 - 16/116 57 Bir de kızları Allah’a isnat ediyorlar. Hâşâ, olacak şey mi bu? Çok istedikleri erkek çocukları da kendilerine. 16/58»16/59 - 17/40 - 19/88»19/93 - 37/149 - 43/15»43/19 - 52/39 - 53/21»53/23 58 Oysa onlardan birine bir kız çocuğu müjdelendiği zaman, öfkeden suratı kapkara kesilir. 16/57 - 16/59 - 17/40 - 19/88»19/93 - 37/149 - 43/15»43/19 - 52/39 - 53/21»53/23 59 Ve kendisine verilen bu kötü haberden dolayı halkın içine çıkamaz. Şimdi bu utançla çocuğu tutmalı mı, yoksa onu diri diri toprağa mı gömmeli? Dikkat edin ne iğrenç bir hüküm veriyorlar! 16/57»16/58 - 17/40 - 19/88»19/93 - 37/149 - 43/15»43/19 - 52/39 - 53/21»53/23 60 Böylesine çirkin niteliklerin tamamı ahirete inanmayanlara aittir. Allah ise en yüce sıfatların sahibidir. Çünkü O her işinde mükemmel ve her kararı doğru olandır. 6/29 - 13/5 - 16/38 - 17/49»17/52 - 17/98 - 23/34»23/37 61 Eğer Allah, insanları yaptıkları zulümler sebebiyle hemen cezalandırsaydı, yeryüzünde yaşayan hiçbir canlı bırakmazdı. Ne var ki Allah, onları belirlenmiş bir süreye kadar erteler. Onların süreleri dolunca artık ne bir an geciktirebilirler ne de öne çekebilirler. 18/58 - 29/53»29/54 - 35/37 - 35/45 - 42/14 62 Onlar hem hoşlanmadıklarını Allah’a layık görürler, hem de ahirette en güzel akıbetin kendilerini beklediği yalanını dillerine dolarlar. Hiç kuşku yok ki ateş onlar içindir ve onlar haddi aşanlardır. 18/36 - 16/57»16/59 - 17/40 - 19/88»19/93 - 37/149 - 43/15»43/19 - 52/39 - 53/21»53/23 63 Allah şahittir ki, senden önceki ümmetlere de elçiler göndermiştik. Fakat şeytan onlara yaptıkları kötülükleri güzel göstermişti. Bugün de O, hâlâ onların velisidir ve onları da can yakıcı bir azap beklemektedir. 6/42»6/43 - 27/23»27/24 - 29/38 - 40/36»40/37 - 47/14 64 Biz sana bu kitabı/Kuran’ı, yalnızca hakkında anlaşmazlığa düştükleri konuların çözümünü onlara beyan etmen ve inanıp güvenen bir topluma bir rehber ve rahmet olsun diye indirdik. 2/213 - 5/48»5/49 - 42/10 - 42/13»42/14 - 98/1»98/8 65 Allah’tır gökten su indirerek onunla ölümünden sonra toprağa hayat veren. Hiç şüphe yok ki, hakikate kulak veren bir toplum için bunda bir ibret vardır. 2/21»2/22 - 13/4 - 14/32 - 15/22 - 16/10 - 20/53 - 25/48»25/49 66 Sizin için sağmal hayvanlarda da bir ibret vardır. Nitekim size, onların karınlarındaki besin artıklarıyla kan arasından süzülüp gelen ve içenlerin boğazından yağ gibi akıp geçen tertemiz halis bir süt içiriyoruz. 6/142»6/144 - 16/5 - 26/133 - 36/71 - 39/6 67 Hurma ağaçlarının ve üzüm bağlarının ürünlerinden hem sarhoşluk verici/aklı örten içecekler hem de güzel yiyecekler elde ediyorsunuz. İşte bunda da aklını kullanan bir toplum için bir ibret vardır. 2/168 - 5/88»5/93 68 Rabbin bal arısına şöyle vahyetti “Dağlarda, ağaçlarda ve insanların yaptıkları çardaklarda kendine yuvalar yap!” 69 “Sonra da her türlü meyveden ye ve Rabbinin sana öğrettiği yol güzergâhına uyarak git!” Bu arıların karınlarının içinde, insanlar için şifa olan rengârenk bir içecek çıkar. İşte bunda da derinlemesine düşünen bir toplum için bir ibret vardır. 2/164 - 16/13»16/16 - 26/7»26/8 70 Sizi yaratan sonra da sizi öldürecek olan Allah’tır. İçinizden kimilerinin ne söylediğini ve ne yaptığını bilemez hale geleceği, ömrünün en düşkün çağına kadar yaşatır. Şüphesiz ki Allah, her şeyi bilen ve her şeye gücü yetendir. 22/5 - 30/54 - 36/68 71 Allah, rızık konusunda kiminizi kiminizden farklı kılmıştır. Oysa kendisine zenginlik verilen kimseler, sahip olduğu malları ellerinin altında bulunanlarla paylaşmaya ve böylece onlarla eşit seviye ye gelmeye yanaşmıyorlar da şimdi onlar bile bile Allah’ın nimetini paylaşmıyorlar? 2/267 - 3/92 - 6/165 - 43/32 - 76/8 72 Allah, kendi cinsinizden sizin için eşler var etmiş. Eşlerinizden de çocuklar ve torunlar meydana getirmiş; size temiz ve hoş yiyecekler bahşetmiştir. Şimdi onlar anlamsız ve boş şeylere inanıp, Allah’ın bunca nimetine mi nankörlük ediyorlar? 4/1 - 7/189 - 30/21 - 35/11 - 39/6 - 42/11 73 Ve nasıl oluyor da Allah’tan başka, kendilerine ne göklerden ne de yerden herhangi bir rızık verme imkânı olmayan ve hiçbir şeye gücü yetmeyenlere kulluk ediyorlar. 2/21»2/22 - 10/18 - 16/35»16/36 74 Bir de kalkıp kulluk ettiklerinizle Allah arasında benzetmeler yapıp durmayın. Zira bu benzetmelerin nereye vardığını Allah biliyor fakat siz bilmiyorsunuz. 2/77 - 4/81 - 5/116 - 6/59 - 10/61 75 Bakın Allah, size şöyle bir misal veriyor Başkasının boyunduruğu altında olan ve hiçbir şeye gücü yetmeyen biri ile kendisine bolca rızık verdiğimiz ve ondan gizli veya açık dilediği gibi harcayan biri eşit olur mu? Övgülerin tümü her nimeti veren Allah’a aittir fakat insanların çoğu bunu bilmiyorlar. 6/99 - 9/60 - 13/3»13/5 - 30/39 - 34/39 76 Allah, şu iki adamı da örnek olarak veriyor Birisi dilsiz, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve üstelik sahibine de yük; sahibi onu hangi işe gönderse bir şey beceremez. Bununla, hak ve adaleti emreden ve dosdoğru bir yolda olan kimse eşit olur mu? 7/159 - 7/181 - 16/90 - 30/28 - 39/29 77 Göklerin ve yerin idraki aşan gerçeklerini bilmek Allah’a aittir. O saat bu dünyanın bozulma hadisesi göz açıp kapayıncaya veya ondan daha kısa bir zaman da gerçekleşecektir. Zira Allah her şeye bir ölçü koyandır. 17/51 - 22/1 - 33/63 - 42/17 - 54/50 - 70/5»70/9 78 Sizi analarınızın karnından hiçbir şey bilmez bir halde çıkaran ve belki hakkını verip şükredesiniz diye size duyma, işitme, görme ve düşünme kabiliyeti veren Allah’tır. 7/179 - 23/78 - 27/73 - 46/26 - 67/23 79 Peki onlar göğün boşluğunda Allah’ın koyduğu yasalar çerçevesinde kuşların nasıl uçtuğunu görmüyorlar mı? Onları gökte tutan Allah’tan başkası değildir. İşte bunda mümin bir toplum için nice deliller vardır. 13/15 - 16/48»16/49 - 17/44 - 67/19 80 Size huzur içinde oturacağınız evler yapma, hayvanların derilerinden gerek konup göçerken gerekse yerleşme sırasında kolayca taşıyıp kurabileceğiniz çadırlar yapma imkân ve kabiliyeti lütfeden Allah’tır. Onların yünlerinden, kürklerinden ve kıllarından kısa veya uzun süreli kullanacağınız ev eşyası ve ticaret malları üretme yeteneği veren de Allah’tır. 6/142»6/144 - 16/5 - 16/66 - 26/133 - 36/71 - 39/6 81 Yine yarattığı şeylerden sizin için gölgelikler kılan, dağlarda sığınacağınız mağaralar meydana getiren ve sizi sıcaktan koruyacak giysiler ve savaşta koruyacak zırhlar yapma imkân ve yeteneği bahşeden Allah’tır. İşte böylece Allah size nimetlerini tastamam sunmaktadır. Umulur ki O’na tam manasıyla teslim olursunuz. 2/29 - 15/20 - 20/53 - 43/12»43/15 82 Bunlara rağmen yine de yüz çevirecek olurlarsa, unutma ki sana düşen sadece apaçık bir tebliğdir. 3/20 - 5/92 - 5/99 - 13/40 - 16/35 - 24/54 83 Zira onlar Allah’ın nimetini pekâlâ tanıyorlar sonra kalkıp inkâr ediyorlar. Onların çoğu nimetlere karşı nankörler. 11/9 - 14/28 - 14/34 - 16/52»16/55 - 16/112 - 30/34 84 Gün gelecek biz her toplumdan bir şahit çıkaracağız. İşte o zaman kâfirlerin özür beyan etmelerine izin verilmeyecek 1 ve geri dönüş istekleri de kabul edilmeyecektir.2 16/26»6/28 - 45/34»45/35 - 27/53 - 14/44 - 16/89 - 23/99»23/108 - 33/45»33/46 - 39/69 - 42/44 - 63/10»63/11 85 Kendilerine yazık edenler azabı gördükleri zaman, ne azapları hafifletilecek ne de yüzlerine bakılacak. 5/37 - 22/22 - 32/20 - 40/47»40/50 - 43/74»43/77 86 Allah’a şirk koşanlar, koştukları ortaklarını karşılarında görünce diyecekler ki; “Rabbimiz! İşte şunlardır senden önce dua ile yalvardıklarımız” berikiler de onlara laf atarak şöyle diyecekler; “Kesinlikle siz yalancısınız.” 2/166»2/167 - 6/94 - 7/53 - 10/28»10/29 - 28/62»28/64 - 46/4»46/6 87 İşte o gün onlar Allah’a teslimiyetlerini sunmuşlardır ve uydurdukları ortakları, onlardan uzaklaşıp kendilerini yüzüstü bırakacaktır. 4/97 - 23/99»23/107 - 32/12 - 40/84»40/85 88 Kendileri gerçekleri örtbas ettiği gibi başkalarını da Allah’ın yolundan alıkoyanlar var ya biz onlara, sebep oldukları toplumsal çürümeden dolayı azap üstüne azap vereceğiz. 11/18»11/19 - 14/2»14/3 - 16/25 - 47/1 89 Her topluma kendi içlerinden onların aleyhine bir şahit getirdiğimiz gün, seni de şunların aleyhine şahit olarak getireceğiz!1 Çünkü sana her şeyi açıklayan ve gönülden Müslüman olanlar için bir yol gösterici, bir rahmet ve müjde olan bu kitabı/Kuran’ı indirdik.2 14/41 - 39/69 - 210/57 - 12/111 - 14/1 - 16/64 - 17/82 90 Hiç şüphe yok ki Allah, adil olmayı,1 iyilik yapmayı 2 ve akrabaya yardım etmeyi emreder.3 Her türlü ahlaksızlığı, çirkin işleri ve haddi aşmayı da yasaklar.4 Düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.5 14/58 - 4/135 - 5/8 - 6/152 - 27/29 - 22/177 - 9/112 - 16/30 - 27/89 - 32/215 - 4/36 - 17/26 - 24/22 - 30/38 - 44/15 - 7/33 - 17/32 - 27/54 - 33/30 - 510/57 - 39/27 - 54/17 - 68/52 91 Sözleşme yaptığınız zaman, Allah’a verdiğiniz ahdi yerine getirin. Allah’ı kendinize kefil tutarak pekiştirdiğiniz yeminlerinizi sonradan bozmayın. Çünkü Allah, sizin ne yaptığınızı çok iyi biliyor. 2/177 - 5/106»5/108 - 13/20 - 23/8 - 28/27»28/28 - 70/32 - 76/7 92 Bir topluluk diğerinden daha güçlü ve nüfuzlu diye çıkar sağlamak amacıyla, ipliğini iyice eğirdikten sonra geri çevirip bozan kadın gibi yeminlerinizi kendi aranızda bir aldatmacaya dönüştürmeyin. Zira Allah, sizi yeminlerinizle sınamaktadır. Allah kıyamet günü anlaşmazlığa düştüğünüz konuları kesinlikle açıklayacaktır. 2/213 - 3/55 - 10/93 - 16/39 - 16/124 - 39/3 - 18/49 - 42/10 93 Eğer Allah isteseydi, sizi kesinlikle tek bir ümmet yapardı.1 Fakat O sapıklığı tercih edeni sapıklıkta bırakır, doğru yolu tercih edeni de doğru yoluna iletir. Zira siz, yapıp ettiklerinizden kesinlikle sorgulanacaksınız.2 15/48 - 42/8 - 23/86 - 4/88 - 4/115 - 6/35 - 7/30 - 7/146 - 13/31 - 45/23 - 47/25»47/26 94 Yeminlerinizi aranızda bir aldatma aracı olarak kullanmayın. Aksi takdirde ayağınız sağlam bir zemine basmışken kayar gider ve Allah’ın yolundan ayrılmanız sebebiyle bunun cezasını çekersiniz. Ve korkunç bir azaba mahkûm olursunuz. 2/224»2/225 - 5/89 - 16/91 95 Sakın ha Allah’a verdiğiniz ahdi basit bir dünyalığa değişmeyin. Eğer bilirseniz Allah katındaki mükâfat sizin için çok daha değerlidir. 3/77 - 3/187 - 4/155 - 5/14 - 7/169 96 Zira sizin sahip olduğunuz şeyler tükenir, fakat Allah’ın katındakiler hiç tükenmez.1 Ve biz sabredenleri, kesinlikle yaptıklarının en güzeline göre ödüllendireceğiz.2 13/14 - 4/94 - 8/67»8/68 - 9/38 - 23/77 - 3/187 - 4/155 - 5/14 - 7/169 - 3/195 - 23/109»23/111 - 29/58»29/59 - 39/10 97 İster erkek olsun ister kadın olsun her kim mümin olarak iyi ve yararlı işler yaparsa, biz ona bu dünya hayatında kesinlikle güzel bir hayat yaşatırız ve elbette onları yaptıklarının en güzeline göre ödüllendiririz. 3/195 - 4/124 - 7/170 - 21/94 - 40/40 98 Kuran okuduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah’a sığın. 7/200 - 23/97»23/98 - 41/36 - 113/1»113/5 99 Gerçek şu ki, iman edenler ve yalnızca Rabblerine dayanıp güvenenler üzerinde, şeytanın hiçbir yaptırım gücü yoktur. 15/39»15/42 - 17/64»17/65 - 14/22 - 59/16 100 Onun yaptırım gücü, ancak onu veli edinenler ve şirk koşanlar üzerindedir. 2/268 - 4/119»4/120 - 6/112 - 7/20»7/22 - 14/22 - 24/21 101 Biz bir mesajı, başka bir mesaj ile değiştirdiğimizde ki, Allah hangi mesajı indireceğini pek ala bilir. Onlar “Bunu sen uyduruyorsun” derler. Hayır, aslında onların çoğu vahiy gerçeğini bilmiyorlar. 2/106 - 10/15»10/16 - 11/13»11/14 - 13/38»13/39 102 De ki “Kutsal ruh onu Rabbinden, sana hem imanınızı pekiştirsin hem de Müslümanlara doğru yol haritası ve müjde olsun diye gerçek bir amaç için indirmiştir.” 8/2»8/3 - 9/21 - 10/2 - 19/97 - 33/47 - 36/10 103 Biz onların, “Bu Kuran’ı bir insan öğretiyor” dediklerini elbette biliyoruz. Oysa onların kastettikleri kimsenin dili yabancıdır. Bu Kuran ise apaçık bir Arapçadır. 6/25 - 8/31 - 16/24 - 25/4»25/5 - 46/10»46/11 104 Allah’ın ayetlerine inanmayanları, Allah asla amaçlarına ulaştırmaz ve onlar için acıklı bir azap vardır. 3/86 - 10/43 - 10/96»10/97 - 27/80»27/81 - 45/23 - [ayet]63-3[/ayet] 105 Zaten böyle bir yalanı ancak Allah’ın ayetlerine inanmayanlar uydurur. İşte onlar yalancıların ta kendileridir. 6/93 - 6/116 - 7/146 - 10/15 - 17/45»17/48 - 19/73 - 22/72 106 Kalbi iman ile dopdolu olduğu halde, zorlama ile kâfir oldum diyen kişinin durumu hariç; kim iman ettikten sonra kâfir olur ve kalbini küfre açarsa dünyada Allah’ın gazabına uğrar. Ve ahirette de onlar için korkunç bir azap vardır. 3/105»3/106 - 4/137 - 9/66 - 47/32 - 63/1 107 İşte bu azap; onların dünya hayatını ahirete tercih etmelerindendir. Hiç şüphe yok ki, Allah böyle nankör kâfirleri umduklarına ulaştırmayacaktır. 3/185 - 10/24 - 11/15»11/16 - 17/18»17/19 - 28/77 - 42/36 108 Bunlar Allah’ın mesajını kulakları ile duymak gözleri ile görmek istemeyen kimselerdir, kalplerini de mühürlemişlerdir ve işte bunlar, gaflette olanların ta kendileridir. 2/6»2/7 - 4/155 - 10/74 - 40/35 - 45/23 - 63/3 109 Hiç kuşku yok ki onlar, ahirette hepten kaybedecekler. 2/27 - 3/85 - 3/149 - 6/31 - 7/178 - 10/45 110 Öte yandan Rabbin, baskı ve zulme uğradıktan sonra yurtlarından göç eden, sonra da Allah yolunda bütün gayretini sarf eden ve her türlü sıkıntıya direnip sabreden kimseleri gözetecektir. Zira senin Rabbin bundan sonra onlara bağışlama ve merhametiyle muamele edecektir. 2/218 - 3/195 - 4/97 - 4/100 - 9/20 - 16/41 111 Gün gelecek herkes, kendi başının derdine düşecek. Zira o gün herkes, yapıp ettiklerinin karşılığını tastamam alacak ve hiçbir haksızlığa uğratılmayacaktır. 31/33 - 35/18 - 70/11»70/14 - 80/33»80/37 112 Allah, halkı güven ve refah içinde yaşayan bir şehri örnek olarak veriyor. Onlara rızıkları her bir taraftan bolca gelirken, onlar Allah’ın nimetlerine nankörlük ettiler. Bunun üzerine de Allah yaptıklarından dolayı onlara, açlık ve korku belasını tattırdı. 2/172 - 7/10 - 16/14 - 23/78 - 31/12 113 Zira onlara içlerinden bir elçi gelmişti de onu yalancılıkla suçlamışlardı. Onlar bu haksızlığı yapar dururken azap onları yakalayıverdi. 22/42»22/44 - 38/12»38/14 - 50/12»50/14 - 54/9 114 O halde siz, Allah’ın verdiği rızıkların temiz ve helal olanından yiyin. Ve eğer sadece Allah’a kulluk ediyorsanız, Allah’ın verdiği nimetlere şükredin. 2/172 - 7/10 - 14/7 - 16/14 - 23/78 - 31/12 115 Zira O, size sadece leşi, kanı, domuz etini ve Allah’tan başkası adına kesilen hayvanların etlerini haram kıldı. Fakat kim açlıktan dolayı zorda kalırsa, iştah duymadan ve sınırı aşmadan yiyebilir. Şüphesiz ki Allah, eşsiz bir bağışlayıcı ve sonsuz rahmet sahibidir. 2/173 - 5/3 - 6/119»6/145 116 Artık bundan böyle gelişi güzel, yalan yanlış konuşarak “Şu helaldir, şu haramdır” demeyin; aksi halde uydurduğunuz yalanı Allah’a iftira etmiş olursunuz. Hiç şüphe yok ki, Allah’a iftira edenler asla iflah olmazlar. 3/78 - 6/93 - 10/17 - 29/17 117 Dünyada kısa ve geçici bir haz, ahirette ise acıklı bir azap onları bekler. 2/126 - 3/14 - 6/70 - 9/55 - 9/85 - 15/3 - 46/20 - 57/20 118 Sana daha önce sözünü ettiğimiz şeyleri Yahudilere de haram kılmıştık. Biz onlara zulmetmiyorduk. Fakat onlar kendi kendilerine zulmedip yazık ediyorlardı. 3/117 - 4/97 - 7/22»7/23 - 10/44 - 11/101 119 Sonra da senin Rabbin, cahilce bir kötülük işleyen ve bunun ardından tövbe edip dönüş yapan ve durumunu düzelten kimseleri gözetecektir. Rabbin bundan sonra da eşsiz bir bağışlamayla ve rahmetle onlara muamele edecektir. 4/17»4/18 - 6/54 - 7/153 - 20/82 - 25/68»25/71 - 39/53»39/60 120 Hiç kuşku yok ki İbrahim, Allah’a yürekten bağlı; tek başına ümmet idi. Ve o asla ortak koşan müşriklerden olmadı. 2/135 - 3/95 - 4/125 - 16/123 - 22/78 - 60/4 121 O, her daim Allah’ın nimetlerine şükreden biri idi. Allah da onu seçti ve onu dosdoğru yola yöneltti. 2/124»2/135 - 6/74»6/83 122 Biz de ona bu dünyada iyilik ve güzellik vermiştik. Şüphesiz o, ahirette de iyiler arasında yerini alacaktır. 14/35»14/41 - 26/69»26/103 123 İşte bu nedenle sana da “Her türlü şirkten arınmış olan İbrahim’in inanç sistemine uy!” diye vahyettik. Zira o, asla ortak koşan müşriklerden olmadı. 37/83»37/110 - 43/26»43/30 124 Cumartesi yasağı, sadece inanç sisteminde görüş ayrılığına düşenlerin aleyhine konulmuş bir yasaktır. Hiç şüphesiz ki senin Rabbin, kıyamet günü onların anlaşmazlığa düştükleri konularda gerekli hükmü verecektir. 2/213 - 3/55 - 10/93 - 16/39 - 16/92 - 39/3 - 42/10 125 Sen hikmetle ve güzel öğüt Kuran ile Rabbinin yoluna çağır. Onlarla en güzel bir metotla mücadele et! Şüphesiz ki senin Rabbin, kendi yolundan sapanın kim olduğunu ve doğru yola yönelenlerin de kim olduğunu en iyi bilendir. 3/159 - 4/63 - 15/85 - 20/43»20/44 - 29/46 126 Eğer birine ceza verecekseniz, size yapılanın aynısıyla karşılık vermekle yetinin. Eğer sabrederseniz, bu sabredenler için çok daha iyidir. 4/149 - 5/45 - 7/199 - 23/96 - 41/34»41/35 - 42/40»42/43 127 Ve sen, sana yapılanlara karşı sabret! Bil ki sana sabır/direnme gücü veren Allah’tır. Ve onların sana yaptıklarından dolayı da sakın üzülme, hele çevirdikleri entrikalardan dolayı sakın için daralmasın. 5/67 - 8/30 - 10/109 - 30/60 - 39/10 128 Çünkü Allah, sabredip sakınan ve iyilik yapıp hoşgörülü davrananların yanındadır. 2/177 - 3/133»3/136 - 23/61 - 25/63 - 29/69 - 39/33 1 Ayeti kerimede, Allahın nimetlerini birer birer saymaya kalksanız icmâlen bile sayamazsınız.Nahl 18 Yerleri gökleri direksiz desteksiz tutuyor. Gündüzün peşinden geceyi, gecenin peşinden de gündüzü getiriyor. Dilediği zaman semadan yağmurlar yağdırıyor. Arzdan sular fışkırtıyor. Bütün insanlar bir araya gelseler ilimlerini fenlerini ortaya koysalar bir yaprak yapabilirler mi? Bir tek yaprak karşısında bütün kâinat acze düşüyor. Şu halde var olan yalnız Allahtır. Öyle bir Allah ki, dilekler çoğaldıkça Hacetler arttıkça inâm ve ikramları da artıyor iyilikleri güzellikleri bitmez tükenmez. Denizlerden büyük nimetlerinin içinde yaşıyoruz. Her Nimet O'nun her lütuf O'ndan. Ruh ta O'nun beden de O'nun insanda ne var Hiç. Ruhtan haberimiz yok,vücudtan haberimiz yok, bu Kadar ihsanlardan haberimiz yok. Bizim daha kendimizden haberimiz yok. Üstelik bütün bunları benimsiyoruz benim diyoruz. Hatta O'nun ihsanları ile O'na tefahüre kalkıyoruz. O'nun emanetlerini nefsimize malettiğimiz için O'nun malını O'na satmaya kalkmış oluyoruz. Halbuki Allah o nimetleri bize emaneten ve muvakkaten verdi. Bir Zaman sonra da alacak bizi de alacak, Çünkü kendisi de kendisinin değildir. İnsan oğlu bu hakikati bir türlü bilemedi. Ayeti kerimede; Çünkü insan çok zalim ve cahildir. buyuruyor.Ahzap 72 Allah cümlemizi hem zalimlikten hem de cahillikten uzak tutsun Zatına has bir kul habibine ümmet etsin inşaAllah Amin. Hatemi veli Ömer öngüt Efendi 3 Sizden de Allah razı olsun kardeşimiz. 4 Çünkü insan çok zalim ve cahildir. buyuruyor.Ahzap 72 Allah cümlemizi hem zalimlikten hem de cahillikten uzak tutsun Zatına has bir kul habibine ümmet etsin inşaAllah Amin. amin... Allah razı olsun... وَآتَاكُمْ مِنْ كُلِّ مَا سَأَلْتُمُوهُ ۚ وَإِنْ تَعُدُّوا نِعْمَتَ اللَّهِ لَا تُحْصُوهَا ۗ إِنَّ الْإِنْسَانَ لَظَلُومٌ كَفَّارٌ Ve ataküm min külli ma seeltümuh ve in teudu nı’metellahi la tuhsuha innel insane le zalumün keffar Kelime Okunuşu Anlamı Kökü وَاتَاكُمْ ve ātākum ve size verdi سَأَلْتُمُوهُ seeltumūhu kendisinden istediğiniz تَعُدُّوا teǔddū saymak isteseniz نِعْمَتَ niǎ’mete ni’metini تُحْصُوهَا tuHSūhā sayamazsınız الْإِنْسَانَ l-insāne insan لَظَلُومٌ leZelūmun çok haksızlık edendir كَفَّارٌ keffārun çok nankördür Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı Ve Allah ne dilediyseniz hepsini de vermiştir size ve Allah’ın nîmetlerini saymaya kalkışırsanız sayamazsınız. Gerçekten de insan, pek zâlimdir, küfrü pek boldur onun. Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan Ve size kendisinden isteyebileceğiniz her türlü şeyden bir kısmını veren de O’dur. Öyle ki, Allah’ın nimetlerini saymaya kalksanız sayamazsınız. Yine de insanoğlu, yaratılış gayesi dışında yaşamakta pek ısrarlı ve gerçekleri örtbas etmekte de pek inatçıdır. Adem Uğur Adem Uğur O size istediğiniz her şeyden verdi. Allah’ın nimetini sayacak olsanız sayamazsınız. Doğrusu insan çok zalim, çok nankördür! Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi O, fıtratlarınız gereği halkoluş sürecinde O’ndan istemiş olduklarınızın hepsinden, size vermiştir... Eğer Allâh nimetlerini saymaya kalksanız, onları değerlendirerek sayıp bitiremezsiniz... Muhakkak ki insan çok zâlim ve ortadaki açık gerçeği örtücüdür! Ahmet Varol Ahmet Varol İstediğiniz her şeyden size verdi. Allah’ın nimetini saymaya kalksanız sayamazsınız. Doğrusu insan çok zalim, çok nankördür. Ali Bulaç Ali Bulaç Size her istediğiniz şeyi verdi. Eğer Allah’ın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu sayıp-bitirmeye güç yetiremezsiniz. Gerçek şu ki, insan pek zalimdir, pek nankördür. Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz Hem Allah istediğiniz şeylerin hepsinden size verdi. Eğer Allah’ın bunca nimetini teker teker saymağa kalkışsanız, onu kısım kısım bile sayamazsınız. Gerçekten insan çok zalimdir, çok nankördür. Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı O size istediğiniz her şeyden verdi. Allah`ın nimetini sayacak olsanız sayamazsınız. Doğrusu insan çok zâlimdir; çok nankördür! Bekir Sadak Bekir Sadak Kendisinden isteyebileceginiz her seyi size vermistir. Allah’in nimetini sayacak olsaniz bitiremezsiniz. Dogrusu insan pek zalim ve cok nankordur. Celal Yıldırım Celal Yıldırım İsteyebileceğiniz her şeyi veren de O’dur. Eğer Allah’ın nimetlerini saymaya kalkışacak olursanız sayamazsınız. Doğrusu insan çok haksız ve çok nankördür. Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu O size kendisinden isteyebileceğiniz her şeyi verdi. Eğer Allah`ın nimetlerini sayacak olursanız, onları bitiremezsiniz. Buna rağmen kuşkusuz insan çok zalim ve çok nankördür. Diyanet İşleri Diyanet İşleri O, istediğiniz şeylerin hepsinden size verdi. Eğer Allah’ın nimetlerini saymaya kalkışsanız sayamazsınız. Şüphesiz insan çok zalimdir, çok nankördür. Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı O size istediğiniz her şeyden verdi. Allah’ın nimetini sayacak olsanız sayamazsınız. Doğrusu insan çok zalim, çok nankördür! Edip Yüksel Edip Yüksel O’ndan ne dilediyseniz size verdi. ALLAH’ın nimetlerini sayarsanız bitiremezsiniz. İnsanoğlu gerçekten çok zalimdir, çok nankördür. Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır O, Kendisinden isteyebileceğiniz her şeyi size verdi. Allah’ın nimetini saymak isterseniz sayamazsınız! Doğrusu insan çok zalim, çok nankördür. Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran O size kendisinden isteyebileceğiniz her şeyi verdi. Eğer Allah’ın nimetlerini sayacak olursanız, onları bitiremezsiniz. Kuşkusuz insan çok zalim ve son derece nankördür. Gültekin Onan Gültekin Onan Size her istediğiniz şeyi verdi. Eğer Tanrı’nın nimetini saymaya kalkışırsanız onu sayıp bitirmeye güç yetiremezsiniz. Gerçek şu ki, insan pek zalimdir, pek kafirdir. Harun Yıldırım Harun Yıldırım Size, kendisinden istediğiniz şeylerin hepsinden verdi. Eğer Allah’ın nimetini saymaya kalkışırsanız, onları sayamazsınız. Gerçekten insan çok zulmedici ve çok nankördür. Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay O, size istediğiniz şeylerin hepsinden verdi. Eğer Allahın bunca ni’metini birer birer saymak isterseniz ne mümkin? siz onları icmal suretiyle bile sayamazsınız. Hakıykat, insan çok zulümkârdır, çok nankördür. Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat Ve size, kendisinden istediğiniz şeylerin hepsinden verdi. Bununla berâber, Allah`ın ni`metini sayacak olsanız, onu sayamazsınız. Muhakkak ki insan, Allah`ın bunca ni`metlerine rağmen gerçekten çok zâlimdir, çok nankördür. İbn-i Kesir İbn-i Kesir O, size istediğiniz şeylerin hepsinden verdi. Allah’ın nimetini sayacak olsanız; bitiremezsiniz. Doğrusu insan, pek zalim ve nankördür. İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz İstediğiniz her şeyi veren ve sayamayacağınız kadar pek çok nimetleri sizin için artıran da O dur. Buna rağmen insan Rabbinin nimetlerini hep inkâr ederek, kendisine haksızlık ediyor. İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr Ve ondan istediğiniz herşeyden size verdi. Ve eğer Allah’ın ni’metini saysanız onu sayamazsınız. Muhakkak insan, gerçekten çok zalim ve çok nankördür inkârcıdır. Kadri Çelik Kadri Çelik Ve size her istediğiniz şeyi verdi. Eğer Allah’ın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu sayıp bitirmeye güç yetiremezsiniz. Şüphesiz insan pek zalimdir, pek nankördür. Muhammed Esed Muhammed Esed Ve size kendisinden isteyebileceğiniz her türlü şeyden bazısını veren O’dur; öyle ki Allah’ın nimetlerini saymaya kalksanız sayamazsınız. Yine de insanoğlu zulmünde pek ısrarlı, nankörlüğünde pek inatçıdır! Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu ve isteyebileceğiniz her türlü şeyden yararınıza olanları size veren... Ve eğer Allah`ın nimetlerini saymaya kalksanız baş edemezsiniz. Şu da bir gerçektir ki, insanoğlu zulme pek yatkın olup nankörlüğünde hayli ısrarcıdır. Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen Ve size istedikleriniz şeylerin hepsinden vermiştir ve Eğer Allah’ın nîmetini sayacak olsanız sayıp bitiremezsiniz. Şüphe yok ki insan elbette çok zalîmdir, çok nankördür. Ömer Öngüt Ömer Öngüt Kendisinden isteyebileceğiniz her şeyi size vermiştir. Allah’ın nimetlerini birer birer saymaya kalkışsanız, icmâlen bile sayamazsınız. Şüphesiz ki insan çok zâlim ve çok nankördür. Sadık Türkmen Sadık Türkmen Size, istediğiniz şeylerden biraz verdi. Eğer Allah’ın nimetini sayacak olsanız, onu sayamazsınız! Gerçekten insan; pek zalim, pek nankördür. Seyyid Kutub Seyyid Kutub O size kendisinden isteyebileceğiniz her şeyi verdi. Eğer Allah’ın nimetlerini sayacak olursanız, onları bitiremezsiniz. Kuşkusuz insan çok zalim ve son derece nankördür. Suat Yıldırım Suat Yıldırım Hasılı O, Kendisinden dilediğiniz her şeyi verdi. Öyle ki Allah’ın size verdiği nimetleri birer birer saymaya kalkarsanız, mümkün değil, onları sayamazsınız. Gerçekten insan zalim ve nankördür. Süleyman Ateş Süleyman Ateş Ve kendisinden istediğiniz herşeyden size bir parça verdi. Eğer Allâh’ın ni’metini saymak isteseniz sayamazsınız! Doğrusu insan çok haksızlık edendir, çok nankördür! Şaban Piriş Şaban Piriş Kendisinden dilediğiniz her şeyi size vermiştir. Allah’ın nimetini sayacak olsanız bitiremezsiniz. Doğrusu insan pek zalim ve çok nankördür. Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an Ve size her istediğiniz şeyi verdi. Eğer Allah’ın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu sayıp bitirmeye güç yetiremezsiniz. Gerçek şu ki, insan pek zalimdir, pek nankördür. Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk Kendisinden istediğiniz her şeyden size bir parça verdi. Allah’ın nimetini saymaya kalksanız, sayıp bitiremezsiniz. Doğrusu şu ki insan, gerçekten çok zalim, çok nankördür. Yusuf Ali İngilizce Yusuf Ali İngilizce And He giveth you of all that ye ask for. But if ye count the favours of Allah, never will ye be able to number them. Verily, man is given up to injustice and ingratitude.

allahın nimetlerini saymaya kalksanız sayamazsınız