3-4 sene önce orkid denen marka bir yaz günü beni ve bacak kenarlarımı tahriş edince soluğu hastanede almak zorunda bırakmış olduğundan dolayı alıp kullandığım markadır. o günden beridir müptelasıyım. molped veya bir başka pedi denemedim bile. kotex’in üstü pamukludur o yüzden tahriş olma gibi bir şey söz konusu olamaz. orkid gibi yürürken hışırt hışırt June 13, 2022, 5:38 PM · 5 min read. AP. A tampon shortage is putting a strain on consumers across the country, an outgrowth of the same forces vexing the global economy - from soaring raw Sonkullanma tarihi geçmiş bira ile ne yapılabilir? Tabii ya! Enerji ⚡️ via DW Business Haberler Yaşam Haberleri İnternetteki bilgilere son kullanma tarihi! 27.09.2010 - 01:00 | Son Güncellenme: 27.09.2010 - 01:00 Güncelleme: 27.09.2010 - 01:00 | DIŞ HABERLER 13 Çin kaynaklarında son olarak Hun Devleti ve Hun Hakanı'ndan bahsedilen vesika hangi Sülalenin tarihi ve bölümünde anlatılır? Sonraki Han Sülalesi tarihinde 134 yılında Arka-Turfan Beyi ile Hunlar arasında olan ve Hunlar'ın yenilgisiyle sonuçlanan mücadelenin anlatıldığı bölümde yer alır. cash. Doğal banyo lifleri Çoğumuzun ufalanmaya başlayana kadar kullandığı doğal banyo lifi ve süngerler birkaç hafta içinde bakteri üretmeye başlar. Plastik olan lifler için ise bu süre 8 haftaya çıkar. Bu yüzden her kullanımdan sonra lif ve süngerlerinizi çalkalayıp kurutmalı, doğal olanları iki üç haftada bir, plastik olanları da ayda bir değiştirmelisiniz. Patates Olgun patatesler iki üç ay dayanır. Patateslerinizi karanlık ve soğuk bir yerde tutarak ömürlerini uzatabilirsiniz ancak filizlenmeye başladıklarında yememelisiniz. Pil Pillerin üretildikleri andan itibaren son kullanma tarihleri geçmeye başlar. Raf ömürleri pilin tipine ve boyuna göre değiştiği gibi saklandıkları yer de önemlidir. Pillerinizi oda sıcaklığında ve kuru bir yerde saklarken son kullanma tarihlerini kontrol etmeyi unutmayın. Çamaşır suyu Çamaşır suyu üç ay içinde etkisini büyük oranda yitirir. Satın aldıktan sonraki birkaç ay sonra çamaşır suyunuzu çöpe atsanız zarara girmiş olmazsınız. Aynı şey evdeki pek çok temizlik ürünü için de geçerli bu arada. Sigara Dedektörü Sigara dedektörleri, bataryalarını değiştirseniz bile 10 yıldan sonra çalışmaz hale gelir. Dedektörlerin üzerlerindeki son kullanma tarihlerini mutlaka kontrol edin. Güneş kremi Güneş kremlerinin çoğu en fazla üç yıl dayanır. Üç yıl geçtikten sonra kreminizi çöpe atın ve kendinize yeni bir güneş kremi alın. Üzerlerinde son kullanma tarihleri yazmadığından satın aldığınız tarihi not etmeyi unutmayın. Likör Açılmamış likör sonsuza kadar dayanabilir ancak açıldıktan sonra bir yıl içinde tadını ve etkisini kaybeder. Her iki durumda da likörlerinizi serin bir yerde muhafaza etmeniz gerekir. Baharat Hangi baharat olduklarına, nasıl saklandıklarına ve ne şekilde kurutulduklarına bağlı olarak baharatlar sandığımız gibi yıllarca değil, sadece iki ya da üç yıl dayanır. Nemlendirici ve losyon Tüpteki nemlendirici ve losyonlar açıldıktan sonra birkaç yıl dayanır,sonra kurumaya ve etkisini yitirmeye başlar. Ancak kavanoz benzeri küçük kutularda yer alan, parmaklarınızla uyguladığınız nemlendirici ve losyonlarda bakteri üremesi oldukça kolaydır. Bu ürünleri uygulamadan önce mutlaka ellerinizi yıkayın ve bir yıl sonunda çöpe atın. Yangın söndürücü Yangın söndürücülerin son kullanma tarihleri türlerine göre 5 ila 15 yıl arasında değişir. Ancak hortumunda basınç ya da çatlaklar varsa ömrü daha kısadır. Tüpün içindeki basıncı düzenli olarak kontrol edin ve her kullanımdan sonra yeniden doldurduğunuza emin olun. Hidrojen Peroksit Hidrojen peroksit açıldıktan sonra sadece birkaç ay dayanır ve daha sonra suya dönüşerek etkisiz hale gelir. Açılmamış şişenin ömrü ise bir yıldır. Araba koltukları Hemen hemen bütün araba koltuklarının son kullanma tarihleri, üretildikten 6-10 yıl sonrasına denk gelir. Bunun sebebi ise sıcaklık değiştikçe büzülen ya da genişleyen bir materyalden yapılmış olmalarıdır. Hasar ve kazalar koltukları güvenlik açısından etkiliyor olduğu için ikinci el koltuk almak pek mantıklı değil. Ruj Açılmış ve havayla temas etmiş rujlarınızı iki yılın sonunda kullanmasanız iyi edersiniz. Zaten rujunuzun üzerindeki doku değişiminden ve kokusundan atmanın zamanının geldiğini anlamanız hiç zor olmaz. Maskara Maskaranızın tüpünde üç aylık kullanımdan sonra bakteriler üremeye başlar. Bu da pek çok göz rahatsızlığına ve enfeksiyona davetiye çıkarır. Bu nedenle üç ayda bir maskarınızı mutlaka değiştirin ve başka biriyle paylaşmayın. Böcek kovucu sprey Böcek kovucu spreyler üretildikten iki yıl sonra etkilerini kaybederler. Isırıklardan kaçıyorsanız iki yıldan sonra mutlaka kendinize yeni bir sprey alın! - 1552 Son Güncellenme - 1556 Güncelleme - 1556Tampon kadınların regl dönemlerinde kullanılan kaplara verilen isimdir. Kadınların kullandığı regli kalıbı diğer ismiyle tamponların çeşitleri de bulunmaktadır. Regl dönemlerinde ped kullanmak yerine tampon kullanmayı tercih ediyorsanız ve nasıl kullanıldığını bilmiyorsanız Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Ebru Ünal’ın tampon nasıl kullanılır sorusuna vermiş olduğu açıklamaları Dokurel - PembeNar ÖzelTampon nasıl kullanılır?Adet döneminde, pede alternatif kullanabileceğiniz bir diğer ürün ise regli kabı olarak bilinen ve silikondan yapılan huni şeklindeki tamponlardır. Adet kanı,vajinaya yerleştirilen regli kabında yani tamponda birikir. Kabın içine biriken kanı 4-6 saatte bir boşaltmanız aynı vajinal tampon gibidir ve çıkarırken kabın ucundaki tutacağı çekilerek yavaşça çekilir. Kan boşaltıldıktan sonra silikon kap yıkanıp tekrar vajinaya yerleştirilir. Bir silikon kap yaklaşık 12 adet döneminde yani bir yıl kullanılabilir. Bu kaplarında tamponlar gibi değişik boyutları vardır. Doğum yapmış kadınların daha büyük boyutunu kullanması gereklidir. Silikon kap kullanımında vajinal tampondaki gibi toksik şok sendromu riski yoktur. Ama yine de her kullanımdan önce mutlaka ellerinizi yıkamalısınız. Silikon alerjisi olan kişiler bu tür ürünleri kullanmamalıdır. Regl döneminde tampon veya regli kabı kullanmak iyi bir seçenek kanamasının olduğu dönemin gündelik hayatı etkilemeyecek şekilde atlatılması birçok kadına cazip geliyor. Yapılan tüm ped reklamlarında özellikle bu konu ele alınıyor. Regli pedleri her ne kadar ince ve çok su tutuyor olsa da tüm kadın için en iyi çözüm olmayabilir. Farklı ihtiyaçları olan kadılar için diğer bir alternatif ise vajinal tampon ve regli kaplarıdır. Özellikle pede alerjisi olan kadınlar için tampon ve regli kabı kullanımı daha sağlıklı olacaktır. İlk defa vajinal tampon kullanmak kadında stres yaratabilir. İçeriye bir şey yerleştirme düşüncesi biraz itici olabilir. Ama önyargılı olmayın, bir kere kullandıktan sonra kolay ve konforlu olduğunu görüp alışkanlığınız değişebilir. Vajinal tampon nedir ve nasıl kullanılır? Vajinal tamponlar pamuktan yapılır. Sıkıştırılmış pamuk, adet kanını emerek kanın vajinadan dışarı akmasını engeller. Tampon, vajinanınüst bölümüne yerleştirilir, vajina etrafındaki kaslar sayesinde burada durur ve eğer tamamen kanı emip dolmadıysa aşağıya doğru inmez. Vajinal tampon nasıl yerleştirilir?1. Ellerinizi yıkayın ve tamponu sol elinize alın, tamponun arkasındaki ipin tampona sağlam tutturulduğunu test etmek için hafif çekerek kontrol Klozete oturarak veya yatarak veya ayakta tampon yerleşimini yapabilirsiniz. Önemli olan pelvik taban kaslarını sıkmamanız. Yerleştirme sırasında rahat olmanız gerekir. eliniz ile vajina girişini ve iç dudakları yanlara doğru Kullandığınız tampondaki ip aşağı bakacak şekilde tamponu tutun ve yavaşça içeriye doğru tamamı vajinaya yerleştikten sonra, tamponun ipliucuna parmağınızı değdirin ve yukarı doğru itebildiğiniz kadar tamponu markaya göre tampon yerleştirme tekniği değişebilir. Eğer plastik aparatlı bir tampon kullanıyorsanız yukardakilerin aynısını yapacaksınız ve sonrasında plastik kısmı tampondan ayırmak için düğmesine basmanız gerekecektir. Tamponlar farklı boyutlarda satılır. Hiç doğum yapmamış biri en küçük boyu deneyebilir, ama doğum yapmış kadın daha büyük tampon kullanmalıdır. Vajinal tampon ne sıklıkla değiştirilmelidir?Vajinal tampon3 saatte bir değiştirilmesi idealdir. İpinden tutarak yavaşça çekerek çıkarılır. Sonra yenisi yerleştirilir. Aynı tamponun vajinada 6 saatten fazla kalmaması gereklidir. Unutulan vajinal tampon zararlı mıdır? Eğer değiştirmeyi unutursanız ve 24 saatten uzun kalırsa tamponlar toksik şok sendromu denilen bir hastalığa neden olur. Toksik şok sendromunda bakteriler tampon üzerinde çoğalır ve sonrasında vücuda yayılır. Bu ciddi ve tedavi edilmezse ölümcül bir hastalıktır. Ateş, bulantı, kusma, kasık ağrısı, bilinç kaybı, deride haşlanmış gibi soyulmalar bunun belirtilerindendir. Bunu engellemek için her taktığınız tamponu çıkardığınızdan emin olun ve kesinlikle 6 saatten fazla aynı tamponu kullanmayın. Mikrop kapmayı önlemek için her tamponu yerleştirmeden önce elinizi mutlaka yıkamayı ihmal tampon kullanmamalı?Bakire birinin tampon kullanımı kızlık zarını bozacaktır. Bunu önemsiyorsanız tampon kullanmayın. Eğer bildiğiniz bir vajinal enfeksiyonunuz varsa tampon kullanmamalısınız. Spor Videoları Futbol Spor Toto Süper Lig Fenerbahçe "Son kullanma tarihi geçmiş" Ünlü spor yorumcusu Mehmet Demirkol, Mersin İdman Yurdu Fenerbahçe maçı hakkında bomba açıklamalar yaptı... GÜNDEMDEKİLER Daha Fazla Yükle Dünya Sağlık Örgütü DSÖ ve Türk hekimlerin tavsiye etmemesine rağmen "Favipiravir" etken maddeli ilacın Türkiye'de hâlâ Covid-19 tedavisinde kullanılmasına Türk Tabipleri Birliği TTB ve halk sağlığı uzmanları tepki gösterdi. Samsun'da son kullanım tarihi geçmiş Favipiravir ilacının etiketleri değiştirilerek Covid-19 tedavisinde kullanıldığı yönündeki iddialar Temmuz ayında sosyal medya ve basına yansımıştı. Bu yöndeki iddialar üzerine Türkiye Tıbbi İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu TİTCK Temmuz ayında yaptığı yazılı bir açıklamayla son kullanma tarihi geçmiş ilaçların hastalara verildiğine dair iddiaların "gerçeği yansıtmadığını" belirtmiş, kamuoyuyla "İlaçların stabilite çalışmaları uzun zaman almaktadır. Çalışmaların sonucuna göre son kullanma tarihlerinin güncellenmesi rutin bir işlemdir. Yeni tarihler; kurumumuzun bilgisi ve onayıyla firmalar tarafından ilaçlara etiket yapıştırılmak suretiyle güncellenmiştir" bilgisini paylaşmıştı. TİTCK'nın bu açıklamasına karşın son kullanma tarihi geçmiş ilaçların halen kullanıldığına ilişkin şikayetlerin arkası kesilmedi. TTB hem doktorlardan hem de hastalardan gelen şikayetleri inceledikten sonra bu ilaçların Covid-19 testi pozitif çıkmayanlarda dahi yaygın olarak kullanıldığını belirledi. "Ellerindeki ilaçları eritmeye çalışıyorlar" TTB Merkez Konseyi İkinci Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten DW Türkçe'ye yaptıkları incelemeler ve ulaştıkları sonuçlar hakkında bilgi verdi. Ökten şunları söyledi "Favipiravir etken maddeli ilaçlar kullanım tarihi geçmiş ve gereksiz bir şekilde hastalara veya hasta olmayanlara veriliyor. Benim çalıştığım hastanede bu ilaçlar bir sepet içine konulmuş, test yaptırmaya gelenlere bile daha test sonucu alınmadan veriliyor. İlacın kutusundaki etikette son kullanım tarihinin Haziran 2022 olduğunu okudum. Bir keresinde içindeki tabletlerde Nisan 2021 basılıydı. Bakanlığın elinde çok fazla bu ilaçlar var ki, onu eritmeye çalışıyorlar. Böylesi bir kullanımı doğru bulmuyoruz." "Covid-19 tedavisinde etkili değil" Favipiravir'in Covid-19 tedavisinde etkili olmadığının Dünya Sağlık Örgütü tarafından duyurulduğunu hatırlatan Ökten'e göre Sağlık Bakanlığı'nın salgınla mücadelede sorunları büyütmemesi için bu ilacın kullanımını acil olarak kullanımdan kaldırması gerekiyor. Ökten, Sağlık Bakanlığı'na bu konuda yaptıkları çağrıyı şöyle dile getirdi "Sağlık Bakanlığı teste gelen her hastaya bu ilaçların verilmesi için hekimleri zorluyor. Hekimler de bakanlıktan gelen yazıya istinaden bu ilaçları vermek zorunda kalıyorlar. Favipiravir'in Covid-19 tedavisinde olumlu bir etkisi yoktur ve kullanımdan kaldırılmalıdır. Tarihi geçmiş ilaçların kullanımını önermek zaten başlı başına çok ciddi bir sağlık sorunudur." "Gereksiz kullanım vücutta sıkıntıya yol açabilir" Bursa Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı'ndan Prof. Kayıhan Pala da kullanım tarihi geçmiş Favipiravir etken maddeli ilaçların Covid-19 şüphelilerine ve hastalara verildiğini gözlemleyenlerden. Bu yöndeki gözlemini Twitter hesabından fotoğraflarla paylaşan Pala, Sağlık Bakanlığı'nın Favipiravir kullanımını sürdürerek halk sağlığının tehlikeye atıldığını belirtti. Pala DW Türkçe'ye yaptığı açıklamada, ilacın kullanımı ile ilgili gözlemlerini şu sözlerle dile getirdi "Sağlık Bakanlığı'nın daha önce kullanılan Hidroksiklorokin ilacında olduğu gibi, bu kadar kanıt ortadayken bir an önce Favipiravir kullanmaktan da vazgeçmesi gerekir. Ancak halen PCR pozitif olanlara filyasyon ekipleri aracılığıyla bu ilaç dağıtılıyor. Üstelik ilacın son kullanma tarihinin geçmiş olduğu anlaşılıyor. Bakanlık, kendi kararıyla son kullanma tarihi geçmiş olan yerin üstüne yeni bir etiket yapıştırarak son kullanma tarihini daha ileriye almış gibi görünüyor. Ama hem ilacın etkisiz olması hem de son kullanım tarihinin geçmiş olması yurttaşların kafasında çok ciddi sorulara yol açıyor. Üstelik bu ilacın gereksiz olduğu halde kullanılması yüzünden bu ilacın vücutta bazı sıkıntılara yol açma potansiyeli de olabilir."Bursa Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı'ndan Prof. Kayıhan PalaFotoğraf Privat Pala, etiketlerin güncellendiğine ilişkin yapılan resmî açıklamaların da tatmin edici olmadığını söyledi. Bir ilacın son kullanma tarihinin daha ileri tarihe alınmasının üzerinde dikkatle durulması gereken bir karar olduğunu anlatan Pala "Böyle bir karar varsa o ilaçların paketlenmeden, ambalajlanmadan bu kararın verilip, ambalajların üzerine doğru tarihlerin yazılması gerekir. Yoksa son kullanma tarihlerinin üstüne etiket yapıştırarak son kullanma tarihini ileri bir tarihe almak kimsede güven uyandırmaz" uyarısında bulundu. "Salgın yönetiminde yanlışlar sürüyor" TTB ve halk sağlığı uzmanları hükümetin salgınla mücadelesinde yanlışların da sürdüğünü belirtiyor. TTB Merkez Konseyi İkinci Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten, Türkiye'de görülmeye başlayan Mu varyantı konusunda da Sağlık Bakanlığı'nın "şeffaf açıklamalar" yapmadığını savunurken, "Gerçekleri yine gizleyecekler. Ortada. Toplumsal bağışıklığı sağlayabilmek için toplumun yüzde 85'ini aşılayamadık. Aşılamanın hızlanması şart" değerlendirmesini Merkez Konseyi İkinci Başkanı Dr. Ali İhsan ÖktenFotoğraf Privat "Pandeminin başından beri veri gizleyen Sağlık Bakanlığı, aşı olayında da bizimle veri paylaşmıyor" diyen Ökten, Sağlık Bakanlığı'nı şu sözlerle eleştirdi "Aşılama sürecine geç başladığımızı kamuoyuyla paylaşmıyorlar. Normalleşmeye hep yanlış dönemlerde geçildi. Önlemlerin zamanında alınmaması bize hep vaka ve ölümlerde artış olarak geri dönüyor." Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre Eylül ayının ilk haftasında artan Covid-19 vaka ve ölüm oranları durumun ciddiyetini açıkça ortaya koyuyor. Eylül ayının ilk altı gününde yaşamını yitirenlerin sayısı 1667 oldu. Bu sayı Temmuz ayı boyunca kaydedilen 1600 vefattan fazla olması açısından dikkat çekiyor. 1 Temmuz'da 5 bin 288 olan günlük vaka sayısı 6 Eylül itibariyle dört kat artarak 20 bin 962'yi buldu. TTB, bu tablonun ortaya çıkmasını "aşılama hızının" düşmesine bağlıyor. Prof. Kayıhan Pala da Türkiye'de aşılı nüfusun yüzde 40 civarında olduğunu anlatırken "Bu, çok düşük bir oran ama özellikle endişe verici varyantların varlığı tek başına aşının da yetmediğini ortaya koyuyor. Bir yandan tam aşılı yurttaşlarımızın oranını artırırken diğer yandan da diğer halk sağlığı önlemlerini almamız gerekir" uyarısında bulundu. Pala bu önlemleri "fiziksel mesafeye uyum, maske takmak, kalabalık ortamlardan elverdiğince sakınmak, kalabalık ortamlarda kalınacak ise havalandırmayı düzgün bir hale getirmek ve özellikle el yıkamak başta olmak üzere hijyene dikkat etmek" olarak sıraladı. Bu konularda ciddi adımlar atılmadığı için salgının henüz baskılanamadığını belirten Pala, Türkiye'de Covid-19 tablosunun daha da kötüleşebileceği öngörüsünde bulundu "Son bir haftalık yeni olgu görülme sıklığına baktığımızda; Türkiye çapında yüz binde 100'ün üzerinde. Bazı illerde yüz binde 300- 500'ün hatta 600'ün üzerinde insidans hızı görüyoruz. Bu da halen Türkiye'de salgının çok ciddi bir şekilde etkili olduğunu gösteriyor. Şimdi okulların açılması ve okullar açılmadan önce alınması gereken önlemlerin büyük bir bölümünün maalesef alınmaması yüzünden önümüzdeki haftalardan itibaren olgu sayılarında bir artışın karşımıza çıkması şaşırtıcı olmayacaktır. Bu aynı zamanda hastaneye yatışlar, yoğun bakım ihtiyacı ve ölümler açısından da yeni sıkıntıları karşımıza getirebilir." Hilal Köylü / Ankara © Deutsche Welle Türkçe Dünya Bakliyat Konfederasyonu Başkanı Hüseyin Arslan, bakliyatta 'son tüketim tarihi' ibaresinin kaldırılması gerektiğini savunarak, "Bu son kullanma tarihinin bir şekilde Türkçemizden kaldırılması, bunun yerine 'tavsiye edilen tarih' denmesi lazım. Tavsiye edilen tarih de geçtikten sonra bunun çöpe atılacağı anlamına gelmeyeceğinin anlatılması lazım." dedi. Mersin Ticaret Borsası Meclis Başkanı da olan Arslan, Mersin Ticaret Borsası ile Doğu Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü işbirliğiyle bir otelde düzenlenen "Yemeklik Tane Baklagiller Çalıştayı"ndaki konuşmasında, bakliyatı ve bakliyat sektörünü dünya gündeminde tutmak için uğraşlar verdiklerini kapsamda, uzun uğraşlar sonucunda 2016 yılının Birleşmiş Milletler BM tarafından 'Dünya Bakliyat Yılı' olarak ilan edilmesini sağladıklarını belirten Arslan, bunun Türkiye'nin büyük çabasıyla sağlandığını geçen yıl 70 ülkede Dünya Bakliyat Yılı'nın kutlandığını ifade ederek, "Tanıtımları geliştirmek için Dünya Bakliyat Günü yapma kararı aldık. BM Gıda ve Tarım Örgütü FAO tarafından tanınması için gerekli çalışmaları yaptık. 44 ülkenin onayı ile Dünya Bakliyat Günü, eğer bir aksilik olmazsa inşallah 2017'nin sonunda BM Genel Kurulu tarafından ilan edilecek ve dünyada nasıl Anneler Günü varsa, 10 Şubat dünyada Dünya Bakliyat Günü olarak kutlanmaya başlanacak. Bu çok önemli bir başarı." diye son 50 yılda bakliyat üretimindeki artışın yüzde 50 civarında olduğunu belirten Arslan, tüm ülkelerde ticarette kurulan bariyerlerin ve engellerin kaldırılmasını istediklerini bakliyatta GDO iddialarına da değinerek, "Biz şunu söylüyoruz ama ulaşamıyoruz, dünyada GDO'su ile oynanmış bakliyat yok. Bana 1 milyon dolar getirin ve 1 kilo isteyin, yok, çünkü böyle bir olay yok. Biz bunu anlatamıyoruz ama hala maalesef adam onkolojist. Her şey olmuş, bakliyat uzmanı olmuş, uzay işlerine giriyor, altyapı işlerine burnunu sokuyor. Her şeye burunlarını sokuyorlar." ifadesini "son kullanma tarihi" ibaresinin de kaldırılmasını istediklerini söyleyen Arslan, şöyle konuştu "Bu tüm dünyanın sorunu ama Türkiye'nin bunun önüne geçmesi lazım. Paketin arkasına 'son kullanma tarihi' yazıyorlar. ya kardeşim son kullanma diye bir şey olur mu ya? Eti, sütü bilmem, onlarda belki koyarlar ama bu bakliyatta son kullanma diye bir şey olmaz. Konservenin üzerine son kullanma basıyorlar. Konservenin son kullanması mı olur? Zaten ilk 6 ayda problem varsa şişer, işin uzmanı bilir. Olmamışsa olmaz, 40 sene sonra da o konserveyi yiyebilirsiniz. Hava almışsa zaten şişecektir dış etkenlerden. O yüzden son kullanma tarihi konusunun bir şekilde ele alınması lazım. Tüm dünyada bununla ilgili çalışmalar var."Arslan, bazı ülkelerde son kullanma tarihi yaklaşan veya geçen ürünlerin, belli indirimlerle tüketicilere satıldığını ve bundan milyonlarca dolar tasarruf sağlandığını vurgulayarak, "Bu son kullanma tarihinin bir şekilde Türkçemizden kaldırılması, bunun yerine 'tavsiye edilen tarih' denmesi lazım. Tavsiye edilen tarih de geçtikten sonra bunun çöpe atılacağı anlamına gelmeyeceğinin anlatılması lazım. Bizim beynimize o kadar işlediler ki her şeyi çevirerek son kullanmasına bakmaya başladık. Bence tüketim alışkanlıklarımıza bir şekil vermemiz gerekiyor." Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir ise dünyada son 30 yılda bakliyat üretimi artarken, Türkiye'de ise gerilediğine dikkati çekerek, çalıştayla birlikte üretim ve tüketimdeki sorunların aşılması için yol haritası oluşturulacağını 3 gün boyunca devam edecek olan çalıştay da sektör temsilcileri ve uzmanlar, çeşitli konuşmalar ve sunumlarla sektörün geleceğini tartışacak. Mersin Ticaret Borsası Birleşmiş Milletler Hüseyin Arslan Türkiye Politika Güncel Haberler

kotex tampon son kullanma tarihi